Translate

5 Ocak 2014 Pazar

Piyasada bulunan süt ve süt ürünleri ne kadar güvenli?



Süt, hayatımız boyunca sağlıklı beslenme için en temel besindir. Bebeklikten yaşlılığa kadar vücut ihtiyaçlarını bünyesinde barındıran, kemik  için çok önemli gıda maddesi ve kalsiyum kaynağıdır. Hatta dünyanın en yararlı içeceği diyebiliriz.

İnsanoğlu anne memesinin güvenli sütünden kesildikten sonra da  ömrü boyunda süt ve süt ürünlerini kullanmaya devam eder.

Peki sütü nereden tedarik ediyoruz?


Market raflarında  sıralanan  pastörize dediğimiz ambalajlı sütler, cam şişedeki  sütler. Bir de sütün buharlaştırılmasıyla elde edilen süt tozu  bulunuyor. Bu da bebek mamalarında veya kahve içine süt yerine de karıştırılarak kullanılıyor.

Sütün önemine değindikten sonra  önemli konuya gelmek istiyorum. Konuyu araştırırken karşılaştığım bazı yazılara dikkat çekmek istiyorum.

Çiğ Süt Üreticileri Tüketicileri Grubu, bu konuda bir basın bildirisi yayınlamış. Özetle şöyle denmekte;
“Yediğiniz yoğurt, içilen süt  ve hatta çikolatada bile bizim ürettiğimiz çiğ süt değil, Çin’den veya AB’ den  ithal edilen melamin olduğunu bildiğimiz süt tozu…
melamin nedir? Petrol türevi  madde olup tabak yapımında kullanılır. Sütle karıştırıldığında  içeriğindeki protein miktarını göstermeye yarar.  Melamin kanserojendir.


Dolayısıyla mesele nerede?  Melamin  fazla katıldığında sütte bulunan proteini  yüksek göstermeye yarar: yani  bir hilenin de aracıdır.

Erciyes Üniversitesi Gıda Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Mahmut Doğan şöyle demiş;
“Türkiye’de süt tozu geniş bir ürün yelpazesinde kullanılıyor. Ucuz olduğu için Ukrayna ve Çin’den ithalat yapılıyor. Hollanda, Almanya ve Y. Zelanda’dan raf ömrü dolmak üzere olan süt tozları getirtilerek düşük maliyetli peynir yapılıyor”. Doğan, “Süt tozundan yapılmış sütle çiğ süt besin değeri olarak birbirinin yerini tutmaz. Vitamin ve besin değerlerinde azalma olur.

Bir başka açıklamada Onkolog Yavuz Dizdar’dan. O da marketlerde raflarda tüketilmeyi bekleyen  sütlerin kanserojen olduğunu iddia ediyor.

Dolayısıyla, yediğimiz peynir,  yoğurt gibi gıdalar, içtiğimiz kutu sütler, içinde süt  bulunduran dondurma, tatlı vb. ürünler, bebeklerimize aldığımız mamalar, devam sütü tozları bunlar hep kanserojen madde mi barındırıyor? Bunun akıla gelmesi bile bizlerin kanını donduracak türden.

Biliyorsunuz ağzı açılan yoğurt ve sütler çok uzun bir süre  tazeliğini koruyor, bozulmuyor. Normal de 2 gün içinde tüketilmediği zaman bozulması lazım. İçindeki katkı maddeleri olduğundan mıdır bu durum?

Açık olarak satılan süt almayın diye sürekli uyardılar bizi ve zaten istesek de  artık büyük şehirlerde hiç bir yerde bulanamaz oldu. Ev yapımı yoğurt yapmak istiyoruz, eskiden sütçü kapıya gelirdi, alır kaynatır yoğurt yapardık. Eskisi gibi açık süt alıp kaynatıp yapmak istiyoruz. Ama bulamıyoruz.

Anlayacağınız Bebeklere mama diye satılan ürünlere ne kadar güveneceğiz? Ve ayrıca hangi marka iyi ürün, nereden bileceğiz? Cevabını bilen var mı?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder